Özgür Demir İş Başmüfettişi, Bilirkişi, Yazar
YERLEŞİK YARGITAY
İÇTİHATLARI ALTINDA YILLIK ÜCRETLİ İZİN
UYGULAMASI
Yıllık izin ücreti iş akdi sona
erdikten sonra doğan bir haktır. Bu nedenle çalışırken yıllık izin ücreti talep
eden işçinin bu alacak kalemi reddedilir.
“…Yıllık izin ücreti talep
edilebilmesi feshe bağlı alacaklardandır.
Somut uyuşmazlıkta, yıllık izin
ücretinin talep edildiği asıl davanın açıldığı 25/07/2013 tarihinde henüz fesih
bulunmamaktadır. Yargılama sürerken iş akdi 16/11/2013 tarihinde iş akdi
feshedilmiştir.
Yıllık izin ücretinin talep
edildiği asıl dava tarihinde henüz fesih söz konusu olmadığı için feshe bağlı
bir alacak olan yıllık izin ücreti talebinin usul bakımından reddi gerektiğinin
gözetilmemesi hatalıdır.
Yargıtay 9. HD, Esas Numarası:
2015/20878, Karar Numarası: 2018/14951, Karar Tarihi: 09.07.2018”
Yıllık İzin Hangi Hallerde Ücrete Dönüşür?
Yıllık ücretli izin hakkı Kanun
hükmü uyarınca çalışırken ücrete dönüşemez. Bu nedenle işçiye çalışırken ödenen
yıllık izin ücreti tutarları avans mahiyetinde olup hak kazanılan yıllık izin
ücretinden mahsup edilmelidir.
“... Davacı işçi yıllık izinlerin
karşılığı ücretlerin ödenmediğini ileri sürerek istekte bulunmuş, hükme esas
alınan bilirkişi raporunda davacıya çalışırken kullandırılmayan izin süresine
ait ücretlerin bir kısmının ödendiği belirtilerek sözü edilen günler için
yıllık izin kullandırılmış gibi hak kazanılan yıllık izin süresinden ödemesi
yapılan gün sayısı kadar mahsuba gidilmiştir.
Yıllık izin hakkı Anayasal temeli
olan dinlenme hakkı olup çalışırken ücrete dönüşmesi mümkün olmaz. İş
ilişkisinin devamı sırasında ödenen yıllık izin ücreti avans mahiyetinde olup
fesih ile hak kazanılan yıllık izin ücretinden mahsup edilmelidir. Davacı
işçiye çalışırken ödenen yıllık izin ücretinin ait olduğu izin sürelerinin, hak
kazanılan yıllık izin süresinden gün olarak indirilmesi hatalı olup kararın
bozulması gerekmiştir.
Yargıtay 9. HD, Esas Numarası:
2016/31683, Karar Numarası: 2019/20717, Karar Tarihi: 25.11.201”
Yıllık İzin Kullanımında Hayatın Olağan Akışına Aykırılık Halleri
Bir kişinin 10 yıl boyunca hiç
yıllık izin kullanmadan çalışması hayatın olağan akışına aykırıdır. Mahkemece
davacı asil çağırılarak yıllık izin kullanıp kullanmadığı konusu aydınlatılmalıdır.
“…davacının 10 yılı aşkın
çalışmasına rağmen hiç izin kullanmadığı kabul edilerek hesaplama yapılması
hayatın olağan akışına aykırı olduğundan 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri
Kanunu"nun 31. maddesi uyarınca
hakimin davayı aydınlatma ödevi kapsamında davacı asil çağrılarak davacının
çalışma süresi boyunca yıllık ücretli izin kullanıp kullanmadığı, kullanmış ise
kaç gün kullandığı hususu dosyaya sunulan yıllık izin defteri de gösterilmek
suretiyle açıklattırılarak davacı beyanı ile birlikte tüm deliller birlikte
değerlendirilmek suretiyle karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı
şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Yargıtay 9. HD, Esas Numarası:
2017/7992, Karar Numarası: 2020/18833, Karar Tarihi: 16.12.2020”
Yıllık İzin Hesabında İşyeri Devri Olunan Durumlar – Yıllık İzin Yargıtay Kararı
İşyeri devrinden devirden önceki
çalışma süresi de yıllık izin süresinin hesabında dikkate alınması gerekir.
…Somut uyuşmazlıkta iş
sözleşmesinin devri söz konusu olup devir durumunda devralan işverenin
sorumluluğunun belirlenmesinde, hizmet süresinin esas alınmasını gerektiren hakların
hesaplanmasında devirden önceki çalışma süresinin de dikkate alınması gerekmektedir.
Bu kapsamda, davacının yıllık ücretli izin hakkının belirlenmesinde iş sözleşmesinin
devrinden önce çalışmış olduğu … Vakfındaki çalışma süreleri de göz önünde bulundurulmalıdır.
Yargıtay 9. HD, Esas Numarası:
2024/8010, Karar Numarası: 2024/10745, Karar Tarihi: 11.07.2024
Yıllık İzin Süresinde Hatalı Hesaplama Örneği Yargıtay Kararı
Yıllık izin süresinin tespitinde
kıstelyevm hesabı yapmak hatalı olup bozmayı gerektirir.
“…Somut uyuşmazlıkta, davacı
yıllık izin talebinde bulunmuş, hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının
12 tam yıl ve 5 aylık kıdemine göre yıllık izin ücreti hesabı yapılmış ve davacının
12 tam yıl için 240 gün, 5 aylık hizmet süresi için ise 9 gün yıllık izin
ücreti alacağı olduğu, davacının toplamda 245 gün yıllık izin kullandığı ve
bakiye 4 gün izin alacağı bulunduğu tespit edilmiş ve mahkemece bu miktar hüküm
altına alınmıştır. Ancak yıllık izin ücreti hesabında her bir tam yıl için
yıllık izin ücreti hesaplanması gerekirken tam yılı doldurmayan aylar için
kıstalyevm hesabı yapılarak izin ücreti hesaplanması hatalıdır.
Yargıtay 9. HD, Esas Numarası:
2015/27272, Karar Numarası: 2018/23869, Karar Tarihi: 21.12.2018”
Yıllık İzin Ücretinde 5 Yıllık Zamanaşımı – Yıllık İzin Ücreti Yargıtay Kararı
Yıllık izin ücreti 5 yıllık
zamanaşımına tabidir.
…İş Kanunu’nun 32. maddesinin 6.
fıkrasına göre iş sözleşmelerinin sona ermesinde, işçinin ücreti ile sözleşme
ve Kanundan doğan para ile ölçülmesi mümkün menfaatlerinin tam olarak ödenmesi
zorunludur. Aynı maddenin 8. fıkrasına göre ise, ücret alacaklarında zamanaşımı
süresi beş yıldır.
Mülga 818 sayılı Borçlar
Kanunu’nun 126.maddesinin 3.bendine göre, başkalarının maiyetinde çalışan veya
müstahdemi olan kimselerin, hizmetçilerin, yevmiyecilerin ve işçilerin ücretleri
hakkındaki davaların beş yıllık zamanaşımına tabi olduğu belirtilmişti.
Yargıtay da anılan düzenleme uyarınca yıllık izin ücretinin beş yıllık
zamanaşımına tabi olduğunu kabul etmekteydi.
6098 sayılı Türk Borçlar
Kanunu’nun yürürlüğe girdiği 01.07.2012 tarihinden sonra anılan Kanunda 818
sayılı Borçlar Kanunu’nun 126/3 hükmüne yer verilmediği gerekçesiyle yıllık
izin ücretinin Türk Borçlar Kanunu’nun 146. maddesinde düzenlenen on yıllık
genel zamanaşımına tabi olacağı ileri sürülmüştür. Ancak Türk Borçlar
Kanunu’nun 147. maddesinin gerekçesinde hizmet sözleşmesi hükümlerine göre
çalışanların “dönemsel edimler” niteliğindeki ücret alacaklarının aynı maddenin
1. bendi kapsamına girmesi nedeniyle 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 126.
maddesinin 3. bendindeki hükmün ayrıca düzenlenmesine gerek görülmediği
belirtilmiştir.
6098 sayılı Türk Borçlar
Kanunu’nun 147. maddesinin 1. bendine göre, “Kira bedelleri, anapara faizleri
ve ücret gibi diğer dönemsel edimler” beş yıllık zamanaşımına tabidir. Yıllık
ücretli izin dönemsel edim niteliğinde olup, buna ait ücret hakkında da anılan
hüküm uygulanmalıdır. Nitekim 12.10.2017 tarih ve 7036 sayılı İş Mahkemeleri
Kanunu’nun 15. maddesi ile İş Kanunu’na eklenen ek 3. maddede de yıllık izin ücretinin
beş yıllık zamanaşımına tabi olduğu açıkça düzenlenmiştir. Buna göre yıllık
ücretli izin alacakları fesihten itibaren 5 yıllık süre içerisinde talep
edilebilir, Türk Borçlar Kanunu’nun yürürlüğe girdiği tarih ile İş Mahkemeleri
Kanunu’nun yürürlüğe girdiği tarih arasındaki dönemde de yıllık izin ücretinin
tabi olduğu zamanaşımı süresi beş yıldır.
Yargıtay 9. HD, Esas Numarası:
2021/6120, Karar Numarası: 2021/10348, Karar Tarihi: 16.06.2021
Yıllık İzin Belgelerinde İşçinin Islak İmzası Aranması – Yıllık İzinde İşçi İmzası Yargıtay Kararı
Yıllık izin belgelerinde yer alan
imzaların işçiye ait olmadığı itirazı üzerine imza incelemesi yapılmaksızın
hüküm kurulması bozma sebebidir.
“…Mahkemece, dosyaya sunulan
yıllık izin formları ve yıllık ücretli izin bordrosuna göre davacının yıllık
izin alacağı olmadığı gerekçesiyle yıllık izin ücreti talebi reddedilmiştir. Yargılama
sırasında davacı vekili tarafından yıllık ücretli izin bordrosundaki imzanın
davacıya ait olmadığı iddia edilmiş ancak mahkemece imza incelemesi
yaptırılmamıştır.
Mahkemece yapılacak iş, yıllık
ücretli izin bordrosunda imza incelemesi yaptırmak ve bu şekilde davacının
yıllık izin alacağı olup olmadığı kesin olarak saptanarak sonucuna göre izin ücreti
talebi hakkında bir karar vermekten ibarettir.
Yukarıdaki eksiklik giderilmeden,
eksik inceleme ve araştırma ile karar verilmesi hatalı olup, bozmayı
gerektirmiştir.
Yargıtay 9. HD, Esas Numarası:
2016/6115, Karar Numarası: 2019/15309, Karar Tarihi: 09.09.2019”
Yıllık İzin Kullanımında İspat Yükü
Yıllık iznin işçi tarafından
kullanıldığının ispat yükü işverene aittir. Tanık beyanları ile davacı işçinin
yıllık izinlerini kullandığının kabulü ile hüküm kurulması hatalı olup bozma
sebebidir.
“…Davacı yıllık izin ücreti
talebinde bulunmuş, mahkeme ise davacı tanıklarının beyanlarında davacının
yıllık izinlerini kullandığını açıkladıkları gerekçesiyle bilirkişi tarafından hesaplanan
davacının bakiye yıllık izin ücreti talebinin reddine karar vermiştir. Yıllık
izin kullanıldığını iddia eden davalı şirket, bu durumu imzalı belge ile ispat
etmek zorundadır.
İmzalı belgeye dayanmayan izin
kullanımının sırf tanık beyanları dikkate alınarak reddine karar verilmesi
hatalıdır. Bilirkişi tarafından hesaplanan davacının bakiye 42 günlük yıllık
izin ücreti talebinin kabulüne karar vermek gerekirken yazılı gerekçe ile
reddine karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Yargıtay 9. HD, Esas Numarası:
2017/11331, Karar Numarası: 2019/14908, Karar Tarihi: 03.07.2019”
Yıllık İzin Kullanımında Bölünmüş Sürelerin Değerlendirilmesi
Yıllık izin süresinin bir
bölümünün 10 günden aşağı olmayacak şekilde kullandırılmasına aykırılık yapılsa
da bu süreler toplam yıllık izin süresinden mahsup edilmelidir.
“… Mahkemece, 4857 sayılı İş
Kanunu’nun 56. maddesinde yer alan, izin sürelerinin on günden aşağı olmamak
üzere bölünebileceği sınırlamasına uygun olmayacak şekilde parçalar halinde kullandırılmış
izin sürelerinin geçerli olmadığı kabul edilmiş ve yıllık izin ücreti
alacağının hesaplanmasında söz konusu izin sürelerinin kullandırılmamış olduğu
esas alınarak sonuca gidilmiştir. Ne var ki, yıllık izinlerin kanunda
belirtilen sınırlamaya aykırı olarak parça parça kullandırılmış olması, iş
sözleşmesinin fesih tarihinde ödenmesi gereken izin ücreti alacağının hesaplanmasında,
bahsi geçen parça halinde kullandırılan izin sürelerinin mahsup edilmesine engel
değildir. Anılan sebeple, davacıya kullandırılması gerekli toplam izin
süresinden, davacının kullandığı tüm izin sürelerinin mahsup edilerek, bakiye
belirlenecek gün sayısı üzerinden izin ücreti hesaplanmalıdır. Mahkemenin bu
yöne aykırı kabulü yerinde değildir.
Yargıtay 22. HD, Esas Numarası: 2017/33676, Karar Numarası: 2017/14027, Karar Tarihi: 13.06.2017”